Yaşam

Yarattıkları Skandallarla Avrupa’yı Dehşete Düşüren İki Ressam Arkadaş: Gustav Klimt ve Egon Schiele

Avrupa sanat dünyasında ‘skandal’ denildiğinde akla gelen ilk iki isim Gustav Klimt ve Egon Schiele’dir. 20. yüzyılın başlarında Viyana’da ses getiren bu iki ressam, cesur eserleri ve tabuları yıkan temalarıyla toplumu ikiye böldü. Klimt’in erotik yaldızlı resimlerinden Schiele’nin çıplak portrelerine kadar ikili, yalnızca sanatsal gelenekleri değil aynı zamanda ahlaki sınırları da zorladı.

Gelin bu iki yaramaz sanatçının hikayelerini birlikte keşfedelim. ?

Kaynak: 12

Gustav Klimt ve Egon Schiele, Viyana sanat dünyasında etkili olan iki önemli sanatçıydı.

Farklı nesillere mensup olmalarına rağmen sanatsal özgürlüğü ve yaratıcılığı temsil etme konusunda birleşmişlerdi. 1918’de grip salgını onları elimizden alana kadar birbirlerine derin bir saygı ve dostlukla davrandılar.

Klimt, Viyana’nın sanat çevrelerini sarsacak bir akımın öncülüğünü yaptı.

Viyana Künstlerhaus’un katı ve kısıtlayıcı normlarına karşı çıkarak Vienna Secession adlı sanat hareketini kurdu.

Bu duruşunu Nuda Veritas adlı eserinde vurgulamıştır.

Eserde kadın gerçeği, yer ise saçmalığı temsil ediyordu.

Klimt, Viyana Üniversitesi’nin bir projesine katıldığında bu sefer toplumun sınırlarını zorlayacak bir şeye imza attı.

‘Felsefe’ ​​adlı tablosu büyük tepki çekti. Üniversite yönetimi ve öğrenciler şaşkınlığa uğradı, hatta bir grup akademisyen tablonun kaldırılması için dilekçe verdi.

Klimt’in “Tıp” adlı tablosu, özellikle kadının çıplaklığını ve cinselliğini tasvir etmesi nedeniyle büyük tepki çekti.

Bu eserdeki kadının bariz kadın organı bazıları tarafından pornografik olarak tanımlandı. Durum o kadar ciddileşmişti ki olaya adli makamlar bile müdahale etti.

Örneğin Egon Schiele sıklıkla çarpıcı ve rahatsız edici bulunan eserler üretti.

İnsan vücudunu açık ve dürüst bir şekilde tasvir etmekten çekinmedi ancak bu duruşu toplumda çeşitli skandallara neden oldu.

Klimt, 1902’de yayımlanan “Japon Balığı” adlı eseriyle eleştirilere kendi üslubuyla yanıt verdi.

Bu tabloda bir kadının poposu çok belirgin bir biçimde gösterilmiştir. Sanatçı, bu eserini eleştirmenlere bir yanıt olarak gördüğü için eserine ‘Eleştirmenlerime’ adını vermek istedi.

Bakanlık Klimt’i desteklese de “Hukuk” adlı çalışması tartışmalara neden oldu.

Bu nedenle eserlerinin galeri ortamında sergilenmesine karar verildi. Klimt bu duruma çok sinirlendi ve eserlerini taşıyan adamları silah zoruyla gözaltına aldı. Klimt bu olaydan sonra hiçbir zaman bakanlıkta çalışmadı ve portrelere ilgi duymaya başladı.

Klimt eserlerinde sıklıkla toplumun ikiyüzlülüğünü eleştirir.

Örneğin ‘Kiss’ adlı eserinde cinsellik ile aşk arasındaki karmaşık bağlantıyı ele alıyor. Bu çalışma ilk bakışta romantik görünse de daha yakından bakıldığında daha derin ve karanlık temalar ortaya çıkıyor.

Egon Schiele genç yaşta yetenekli bir ressam olarak ortaya çıktı

Klimt onun yeteneğini fark etti ve onu destekledi ancak Schiele’nin çalışmaları, özellikle çocuk ve gençlerin çıplak portreleri nedeniyle skandala neden oldu. Bu yüzden bir süre sonra küçük kasabalarda yaşamak zorunda kaldı.

Schiele, yaşadığı skandallar nedeniyle çeşitli hukuki sorunlar yaşadı ve hatta kısa süreliğine cezaevinde kaldı.

Ancak bu deneyimler onun sanatını olgunlaştırdı ve onu farklı bir yola sürükledi. Klimt, Schiele’ye portre çizimi alanında iş teklif etti ve bu onu daha ‘kabul edilebilir’ bir sanatçı yaptı.

Her iki sanatçı da erken yaşta öldü ancak onların mirası Viyana sanat dünyasında unutulmaz.

Klimt’in ölümü Schiele için çok zor oldu ancak yeni çalışmalarında büyük başarılar elde etti. Ne yazık ki Klimt’ten sadece sekiz ay sonra vefat etti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu