Doç. BODRUM’u besleyen ancak kuraklık nedeniyle dibe vuran Mumcular ve Geyik barajlarının ‘ölü hacim’ olarak nitelendirilen su seviyesinin pompalarla çekilmesi kararına ilişkin Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi’nden Prof. Ceyhun Özçelik, “Bu su kullanılırsa buradaki canlı yaşamı, yıllar içinde oluşan ekolojik sistem ve biyolojik çeşitlilik yok olacak. Bu su, 15 gün dayanabilen çamurlu su olduğu için kalıcı bir atık oluşturmayacaktır. Bodrum’un içme suyuna katkı.”
Muğla’nın turizm cennet ilçesi Bodrum’u besleyen Mumcular ve Geyik barajlarında su seviyesi dibe ulaştı. Bunun üzerine her iki barajdan da su alımı bir süreliğine durduruldu. Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi (MUSKİ) yetkilileri de her iki barajda ‘ölü hacim’ olarak tanımlanan su seviyesinin pompalarla çekilerek Bodrum’a bu yöntemle su sağlanacağını duyurdu. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Su Kaynakları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, ‘ölü hacim’ olarak nitelendirilen baraj tabanındaki suyun kullanılmasının endişe yaratabileceğini söyledi. Doç. Dr. Özçelik, suyun ölü hacminin kullanılmasıyla barajdaki canlı yaşamına ve ekolojik sisteme zarar verileceğini söyledi. ‘YEREL HALK OLUMSUZ DÜŞÜNMEKTE HAKLIDIR’
Doç. Geyik ve Mumcular barajlarının kurumasının tek olumsuz etkisinin Bodrum’a olmadığını belirten Prof. Dr. Özçelik, “Ayrıca baraj gölleri çevresindeki yerleşimler ve baraj göllerini besleyen dereler ile canlı yaşamı da büyük zarar gördü. Bu olumsuz etkinin başlıca nedeni, bölge halkının susuz kalması ve su kaybı riskidir. MUSKİ, darboğazın aşılması için Geyik Barajı’nın yapımını emretti. “Kendi hacminin altından su çekilmesi için çalışma yürütüyor. Yöre halkının bu çalışma sonrasında yer altı sularının tamamen çekileceği ve buradaki canlı yaşamının etkileneceği yönünde oldukça olumsuz düşünceleri var. Bu düşüncelerinde haklı olduklarını söyleyebilirim” dedi.
‘BODRUM SUYUNA KALICI BİR KATKI SAĞLAMAYACAK’
Doç. Baraj göllerindeki ölü hacimlerin, oradaki canlı yaşamını korumak ve baraj mansabındaki canlılara can suyu sağlamak amacıyla tasarlandığına dikkat çeken Prof. Özçelik, “Bu su kullanılırsa buradaki canlı yaşamı, yıllar içinde oluşan ekolojik sistem ve biyolojik çeşitlilik yok olacak. Bu su, 15 gün dayanabilen çamurlu su olduğu için kalıcı bir katkı sağlamayacaktır. Bodrum’un içme suyuna. Burada vurgulamak istediğim önemli nokta şu.” “İki barajımızın da tamamen kuruması nedeniyle artık yükün tamamı yer altı su kaynaklarına yöneldi. Buradan fazla çekersek yer altı su kaynaklarımız da tuzlanıp karşı taraftan çekilecek. Çünkü Bu nedenle yer altı suyundan elde edebileceğimiz su miktarı da azalacak.Yetkililer, “Bilinçlendirme çalışmalarının yapılması ve Bodrum halkının esinti takvimi konusunda bilgilendirilmesi gerekiyor” dedi.
Doç. Prof., kış yağışlarının gelmesiyle birlikte bu olumsuz etkilerin bir nebze de olsa azalmasını umduğunu belirtti. Dr. Özçelik, önümüzdeki dönem için gerekli tedbirlerin bir an önce alınması gerektiğini kaydetti.
